SOKAKTAKİ DOST

Dondurucu soğuğun ve karın altında, dolup taşan sokakta yürüyordum. Çok üşüyordum. Yılın en sevmediğim zamanı gelmişti işte. Tüm vücudum soğuktan titriyordu ve kimse beni farketmiyordu bile. Bir adam yürürken ayağıma bile basmıştı. Ama bu hep oluyordu zaten. Umutsuzca bir restoranın önünden geçtim. Karnım zil çalıyordu ve susamıştım. Ben içeriyi seyrederken içeriden bir adam çıktı ve bana oradan gitmemi işaret etti. Ondan korktum. Benden çok daha iriydi. Yürümeye devam ettim. Çıplak ayaklarım neredeyse donmak üzereydi. Kalabalıktan biraz uzaklaşınca yolun ortasında öylece durdum.

Gidecek hiçbir yerim yoktu. Yanımdan geçen insanları seyrediyordum. Bir anda bir ses duydum. Sanki biri bana seslenmişti. Etrafıma bakındım. Normalde yanılırdım. Etraftan gelen seslere umutla, bana söyleniyormuş gibi kulak kabartırdım. Bu sefer de öyle olmalıydı.Tam vazgeçip kafamı çevirecekken yine aynı sesi duydum. Yine etrafıma bakındığımda bana gülümseyerek gelen genç bir kız gördüm. Bende ona gülümsedim. Yüzümün yanına kadar gelip bilmediğim bir dilde birşeyler söyledi. Yüzü güldüğünden iyi birşeyler söylediğini anladım hemen. Hemen ona sarıldım. Bu kalabalıkta yanıma geldiği için teşekkür etmek istiyordum sadece ona. Biraz rahatsız olsa da hala gülmeye devam etti. Sadece başımı sıvazlayarak karşılık verdi. Sonra arkasını döndü. Bana el salladı. Beni bırakamazdı! Onu kaybedemezdim! Bu yüzden onu takip etmeye başladım. Işıklara gelince onun yanında durdum, hatta ona yaslandım. Sesini çıkartmadı. Gözlerine baktığımda gülüşünün ardından bana acıyan gözlerle baktığını gördüm. Bana eliyle ‘gel’ işareti yaptı. Hiç hayır demedim ve onu takip etmeye devam ettim. Seyyar bir satıcının yanına kadar gittik. Rüzgar öyle sert esiyordu ki bacaklarımı artık hissetmiyordum. Kız seyyar satıcıdan birşeyler aldıktan sonra beni yanına çağırdı ve bana aldığı şeyleri gösterdi. Sıcacıktı ve güzel kokuyordu. Hemen ağzıma attım. Kız son kez bana baktıktan sonra başımı sıvazladı sonra da bana sarıldı. Ardından beni bıraktı ve gitmeye yeltendi. Yemeğimi bir lokmada yedim ve onu takip etmeye koyuldum.

O nasıl beni bırakıp giderdi? Artık biz arkadaştık. Benim ona ihtiyacım, onun da bana ihtiyacı vardı. Benim onu takip ettiğimi görünce üzgün bir yüz ifadesiyle adımlarını sıklaştırdı. İstifimi bozmadan takip etmeye devam ettim. Sonunda bir otobüs durağında durdu. Yanına gittim ve ona yaslandım. Yaslanmaya ihtiyacım vardı. Yine yüzünü yüzüme yaklaştırdı, yüzümü iki elinin arasına aldı ve bilmediğim ama üzücü olduğunu tahmin ettiğim birşeyler söyledi. O an beni terk edeceğini anladım. Kız üzüntüyle bana son bir kez baktı. Bir otobüs yanımıza yanaştı ve o otobüse bindi. Onun arkasından bakakaldım. İçeriden son kez bana bakıp el salladığını görebildim sadece. Otobüs hareket ettiğinde bile ben hala otobüsün arkasından bakıyordum. Yine soğukta tek başıma kalmıştım işte. Üstümden bir hayat geçip gitmişti. Gitmemesini isterdim elbet ama en azından karnım doymuştu. Bunun için ona minnetardım. Kısa bir zamanda sevgisini de vermişti bana. Etrafıma bakındım. İçim kan ağlıyordu. Şimdiden sıcak bir gülümsemeye hasret kalmıştım. Etrafımda bana dikkat etmeden yanımdan geçen insanları izledim bir süre. Çok üşüyordum. Bir adamın beni otobüs durağından kovmasıyla gerçek dünyaya geri döndüm.

Kuyruğumu kıstım, kulaklarımı indirdim ve sıcak, sinebileceğim bir yer aramaya yoğun kar yağışında gördüğüm ilk ara sokağa girdim.

Melodi Baç 6.1.15

1 thoughts on “SOKAKTAKİ DOST”

  1. Sizi tebrik ederim bu yazınızda çok güzel olmuş ellerinize emeğinize sağlık.selamlar dilerim melodi hanım.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.